Ana içeriğe atla

Züccaciye ve Elektrikli Ev Eşyaları

Züccaciye ve Elektrikli Ev Eşyaları

1980 yılında züccaciye ve elek­trikli ev aletleri satışı yapmak üzere ticaret yaşamına adım atan, 1986 yılında bir aile şirketi olan Aslan Ticaret Dayanıklı Tüketim Malları Ltd. Şti. adını alan firmanın sa­hibi Tuncay Aslan İSTOÇ’ta bulunmaktan son derece memnun. Aslan sektöre ilişkin sorularımızı yanıtladı.
 ‘Tüketicinin bilinçlenmesi lazım, kaliteli malı bilmesi gerekiyor. Bunun dışında gayn resmi ticaretin bitmesi lazım. Yoksa bu şekilde; ne alan ne de satan mutlu olur.”

Kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

Züccaciye ve Elektrikli Ev Eşyaları
Züccaciye ve Elektrikli Ev Eşyaları
Yaklaşık otuz beş yıldır bu işin içindeyim. Tahtakale’de başladı meslek yaşantım. Otuz beş yıldır bu meslek dalında hizmet veriyorum ve hizmet alıyorum. Otuz yılını Tahta­kale’de geçirdikten sonra beş yıl önce İSTOÇ’a geldik.

İSTOÇ’ta olmaktan memnunu musunuz?

Çok geniş bir alana kurulmuş dünya ticaret merkezidir. Uzak do­ğudaki gezim sırasında işyerimin nerede olduğunu sorduklarında İSTOÇ dediğimde, hiç yabancılık çek­meden “biliyoruz” dediler. Bu da gösteriyor ki, İSTOÇ önemli bir mer­kez. Buraya gelmekten son derece memnunuz. Markayı burada yönet­mek büyük avantaj, çünkü İSTOÇ çok önemli bir yerde, otobana, oto­gara ve havalimanına çok yakın. İS­TOÇ ticaretin tam orta göbeğinde ve güzel bir yerde. Bu yüzden de İS­TOÇ’ta bulunmaktan son derece memnunuz.

Sektörün sorunları sizce nelerdir?

Arz fazlasının olması, talebin azlığı, marka kirliliği, olumsuz ticari şeyler, gayri resmi ticaretin çoğal­ması… Özellikle bazı vatandaşların il­legal ticaret yapması bizi çok zor du­ruma düşürüyor. Markaya yatırımınız varsa, markanız varsa burada ticaret yapmak çok kolay. İSTOÇ’ta en bü­yük problem, meslek grubunuzda­ki arz fazlalığıdır, talep azlığıdır. Buna rağmen bizim iş çok güzel bir iştir, modası geçmez ve uzun vadeli iştir.
İstoç Ticaret Merkezi

Bu sorunlara karşı sîzce çözüm yollar ne olmalıdır?

Tüketicinin bilinçlenmesi lazım, kaliteli malı bilmesi gerekiyor. Bunun dışında gayrı resmi ticaretin bitme­si lazım. Yoksa bu şekilde; ne alan ne de satan mutlu olur. Ürün çok ol­duğunda kalite düşük olur. Ürünle­rin çoğalmasının sebebi, nihai tü­keticinin bilinçsiz olmasından kay­naklanıyor, nihai tüketici eğer bilin­çli olursa ne alacağını, ne kalitede ürün alacağını çok iyi teşhis ederse o zaman bu tip kirlilikler ortadan kal­kar.
Sizin bîr markanız var…
Evet markamız var, Schafer. İki yıldır ciddi manada reklam kam­panyası yapmaktayız, ciddi yatırım­lar yapmaktayız. Rekabet olduğu za­man ayrışmak zorundasınız. İnsan­lar ürünlere fiyat ile bakmakta. Tü­ketici fiyat üzerinden mal almakta. Uzak doğudan gelen malların önem­li bir kesiminin düşük kalitede ol­duğunu bildiklerinden markalı ürü­nü hem alan hem de satan daha mutlu olacak.

Markalar konusunda değinmek­ten yarar var, her markanın bir de kopyası var, bu durum markaları nasıl etkiliyor?

Marka olmanın bedelleri var, marka bir yatırımdır. Biz Schafer olarak çok ciddi yatırımlar yapıyoruz. Tasarımcılarımız var, desen çizdiri­yoruz. Kalıp yaptırıyoruz. Biz bunla­rı yaptırıyoruz ama hemen taklitleri yapılıyor. Hatta birer kopyasını ya­pıyorlar, yasalardan kaynaklanan boşluklardan yararlanarak ceza al­madan ya da çok cüzi ceza ile bu iş­ten sıyrılabiliyorlar. Kanunların yeni­den ele alınıp biçimlendirilmesi ge­rekiyor. Bu konuda sayın bakanımız ile konuştuk. Bakan yetkili mercile­re bu konuda talimat verdi. Marka ol­mak Türkiye’de hem çok zor hem çok kolay. Markanın getirmiş oldu­ğu zorluklar var, yatırım gibi, iş za­mana yayılır, zaman içinde yatırımı­nızın getirisi olur. Bu da tüketici için tanınırlığı, güvenilirliği beraberinde getirir ve süreklilik arz eder. Türki­ye’de en kolay şey var olanı çal­maktır. Maalesef bizim sektörde çok var. Bunlar ile ancak tüketici baş edebilir, kopya ile gerçeği ayırt et­meleri gerekiyor. Tüketici bilinçle­nirse zaman içinde bunlar da hallo­lacaktır.

Başka markanız var mı?

Evet, Schafer yanında Diva diye bir markamız var. Büyük alışveriş merkezlerinde kullanılacak olan ta­mamen internet üzerinden çalışan bir bilgisayar programı geliştirdik. Bu programımız ile işverenlere büyük kolaylıklar sağlayacağız, depoda ne kadar mal kaldı, malı kim sattı, ne za­man sattı gibi konularla işveren uğ­raşmayacak, birtıklama ile rapor ola­rak görecektir. Bu alanda da mar­kamızı geliştirmekteyiz.
Bir önceki konumuzda ise Taşlı Duvar Saatleri konusu işlemiştik.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Taşlı Duvar Saatleri

Taşlı Duvar Saatleri Taşlı Duvar Saatleri Odalara Aydınlık Veriyor Aynalı taşlardan oluşan ve genellikle pırlanta havası verilerek imal edilen  taşlı duvar saatleri  son derece muazzam bir kullanıma sahiptir. Dilediğiniz her alanda rahatlıkla kullanabilirsiniz. Ancak  dekorasyon   amaçlı daha fazla tercih edilen  taşlı duvar saatlerinde  yer alan taşlar bilinen koyu renkli taşlardan değildir. Bir pırlanta edası taşıyan saatlerin taşları her zaman parlak ve şeffaf olarak tercih edilir. Nadiren renkli taşlardan oluşan modellerle de karşılaşmanız mümkündür. Ancak  taşlı duvar saatleri  çoğunlukla parlak, aydınlık ve yansıyan taşlar kullanılarak elde ediliyor. Ferforje olarak da adlandırılmakta olan  taşlı duvar saatleri , butik alanlarda ve mağazalarda bulabileceğiniz pek çok model ve çeşitten oluşuyor. Taşlı Duvar Saatleri Taşlı Duvar Saatleri Klasik Kullanımı Andırıyor Taşlı duvar saatleri  daha çok klasik dekorasyona sahip ol...

Çarklı Duvar Saatleri

Çarklı Duvar Saatleri Steampunk akımı mekanikleşmeyi anlatan bir akım ve  çarklı duvar saatleri  bu akımın en güzel tamamlayıcılarından biri diyebiliriz. Özellikle kafe ve restoran gibi yerlerde bu tarz mekanik görünümlü  saat  türlerinin kullanımı çok daha fazla. Dekorasyonda muhteşem bir tamamlayıcı niteliği taşıyan  çarklı duvar saatleri  aynı zamanda vintage olarak da kullanılabilir. Bu tarz  duvar saatleri  kişilerin dekorasyon anlayışında tek başına kolay bir şekilde yer bulamasa da aslında bir bütün içerisinde son derece önemli bir tamamlayıcıdır. Metal Çarklı Duvar Saatleri Çarklı duvar saatleri kafe – restoran dekorasyonlarında nasıl kullanılır? Kafe ve restoran gibi alanlar genel olarak dekorasyon açısından farklı ve insanları çekici konseptler içermelidir. Son dönemde kafelerde en fazla kullanılan dekorasyon stili ise mekanizm akımı da denebilecek olan stempunk olduğundan dolayı bu dekorasyon modelinin en yakın dostlarından iri...

Geçmişten Günümüze Saatler

Geçmişten Günümüze Saatler Geçmişten Günümüze Saatler: Zamanı ölçmek için kullanılan saatler, ilk olarak milattan önceki yıllarda kullanılmaya başlanmıştır ve günümüzde de kullanılmaya devam etmektedir. Hayatımızın önemli bir parçası olan saatler, ilk Mısırlılar tarafından keşfedilmiştir ve kullanımı bu şekilde devam etmiştir. İlk güneş saati kullanımı başladıktan sonra, kum saati ve su saati de bulunarak kullanılmaya başlamıştır. Sonrasında ise, saatler geliştirilerek daha kullanışlı ve kolay bir hale gelmiştir. Günümüzde ise saatlerin çok fazla çeşidi mevcuttur.  Duvar saatinden   kol saatine  her çeşit ve modelde bulabileceğiniz saatler, zamanı en doğru biçimde ölçmektedir. Geçmişten Günümüze Saatler Eski dönemlerden günümüze kullanılan saatler ise sırasıyla şöyledir: Güneş saatleri, su saatleri, kum saatleri, ateş saati, mekanik saatler, kuvars saatler, atom saatleri. Elektrikli,  elektronik saatlerin  ardından,  pilli saatler  en çok kull...